21 Kasım 2008

Karaçarşaflı, CHP.!

Onur Kumbaracıbaşı
Yazara ulaşmak için : okumbaracibasi@gazetevatan.com
Kara çarşaflı CHP!..

Baykal’ın sıkma başlıları da sollayarak kara çarşaflıları partiye alması CHP’de deprem yarattı mı? Görünüşe göre hayır... Milletvekilleri partinin sonunda hidayete erdiği kanısında! Belki parti örgütleri siyasal simge olduğu gerekçesiyle “türban”ın üniversitelere sokulmaması için Anayasa Mahkemesi’ne başvuran CHP’nin solculuk ve demokratlık yolunda cesaretle ilerlediğine inanıyorlardır AKP’nin savunduğu sahte özgürlük simgelerinin oy getireceğini sanan Baykal’cı delegeler bu fırsatçı açılımı(!) alkışlıyorlardır. Suskunluklarının -çıkarcılıktan başka- açıklaması olamaz!

Sanırım CHP’nin denizinin bittiği, karaya vurduğu daha özlü gösterilemezdi. “Baykal darda, bu oltayı da yutar” mantığıyla AKP’liler sıkma başlı, kara çarşaflı militanlarını CHP’ye yollasalar, davalarına ancak bu denli katkı yapabilirlerdi!.. “Yasalara uyan herkese partimiz açıktır, kıyafetinden sana ne!” babalanması, “suçluların telaşını” yansıtıyor. Adalet Bakanı’nın “Deniz Feneri davasından bana ne!” deyişini çağrıştırıyor!..

***
Elbette herkes dilediği partiye oy verebilir. AKP gerçeğini görenler CHP’ye yönelebilir. Ancak oy vermek başka, partili olmak başkadır! Herkes partili olamaz! Partililik aynen dinde olduğu gibi, bir inancı benimsemek, yaşamak, tanıtmak sorumluluğudur! CHP’ye gelenler kara çarşaflarını çıkartsalardı, üyelikleri alkışlanırdı!.. “Müslümanım ama camiye papaz cüppesiyle gider, boynuma haç asarım” diyemezsiniz!

Türk kadınını çarşaftan kurtaran Atatürk’ün rozetini kara çarşafa takmak emanete ihanettir! Bahanesi olmaz! Affedilemez! Ayrıca dindarlığı yalnız sıkma başla, kara çarşafla özdeşleştirmek, açık başlı, geleneksel örtülü kadınlarımızın Müslümanlığını tartışmaya açan bir hakarettir! Sıkma başın, kara çarşafın Müslüman toplumumuzun değil, militan karşı devrimcilerin simgesi, Atatürk düşmanlığının somutlaştırılması olduğu CHP’de bilinmiyor mu?!.. CHP buysa AKP’yi kim eleştirebilir? Anayasa’dan devrim ilkelerinin çıkartılmasına çabalayan Anayasa Mahkemesi’nin hukuka bigâne Başkanı H. Kılıç’ı kim kınayabilir?
***
“AKP’den kopanlar bize geliyor” gerekçesiyse gaflettir. AKP oylarının tümünün yobaz dincilerden geldiğini varsaymak abestir. AKP salt işportada din pazarlayarak iktidara gelmedi... Beklentileri karşılanmayan vatandaş tüm partilerden bıktığı, CHP’ye de güvenmediği için -haklılığı ortada-, seçimleri R. T. Erdoğan kazandı... Seçmen CHP’yi de silecek de AKP’yi güçlendirmek korkusuyla eli varmıyor iki seçimdir!..

CHP’nin çizgisi maalesef çoktan kayboldu... Baykal’ın basını çağırarak denizde kulaç sayması kadar yapay, taşralı şovları ve propagandayı çağrıştıran bayram namazları, Edip Ali ve Anadolu-solu safsatası, yeni sol vaatleri, merkezi sola çekme adına MHP’ye yaklaşması, AB konusundaki yalpalamaları, partiye ne kazandırdı? Demokrasiyi savunur görünerek örgütü tümüyle devreden çıkarması, tek seçici olarak sıfır kilometre beyinlerle(!) çalışması, sadece partiye güveni sıfırlamıştır! CHP’yi istasyon alanlarında sürekli makas değiştirerek vagonları peronlara dağıtan ama yolcuyu bir yere götürmeyen manevra lokomotiflerine benzetmiştir!

Çarşaflı şovlar da elbette yerel seçimlerde oy oranının korunmasına yöneliktir. Kimse sosyolojik yorumlarla avunmasın! Zincirlerini kıranlar karşı devrimcilerdir! CHP’nin Türkiye’nin önünü tıkadığını bilmesine karşın, dişini sıkıp hâlâ partiye oy verenler de kaybedilmek üzeredir! K. Kılıçdaroğlu’nun çabalarıyla CHP’nin biraz yükselen itibarı, çarşaf hamlesiyle ciddi darbe almıştır. Baykal yönetimi sadece dost-ahbap-çavuş takımını TBMM’ye taşımaya ve usulsüz kullandığı Anayasa Mahkemesi’nce saptanmış devlet yardımına odaklanmış görünüyor. Bu nedenle CHP’ye duyulan kızgınlık, AKP’ye yönelik antipatiyi sollayacak düzeye yaklaşıyor!

Kara çarşaflı yeni Atatürkçüleri(!) safına katarak Baykal aslında rozeti R. T. Erdoğan’a takmış, kara çarşafı da CHP’ye giydirmiştir!.. Hayırlara vesile olsun!..

Vatan.com-21.11.2008

Hiç yorum yok: