Cem Vakfı Dedesi: Ölümle tehdit ediliyorum

Cem Vakfı Dedesi: Ölümle tehdit ediliyorum

Cem Vakfı Çerkezköy Erenler Cemevi'nin dedesi Sinan Boztepe ölümle tehdit edildiğini açıkladı. 14 Mart 2009 04:22 Trakya'da yayın yapan Sarayhaber internet sitesindeki Caner Han ve Yaşar Gül imzalı habere göre; Çerkezköy Cemevi dedesi Sinan Boztepe görevinden istifa etti. İstifa açıklamasında "cemevi üzerinden siyasete" karşı olduğunu belirten Boztepe, siyasete karışan cemevi yönetimine tepki olarak cemlere katılanların sayısının azaldığını savundu. Internet sitesinin haberine göre; Cem Vakfı Çerkezköy Şubesi'nin Herdem Özmen ve Aktaş Güler isimli iki yöneticisi Demokrat Parti'den belediye meclis üyesi adayı oldular. Şube yönetici de bu isimleri destekleyince tartışmalar başladı. Ardından şubeye bağlı cemevinin dedesi Sinan Boztepe'nin istifa ettiği öğrenildi. Sarayhaber isimli internet sitesindeki habere göre; cemevi toplantı salonunda konuşma yapan Sinan Boztepe şu ifadeleri kaydetti: "Çerkezköy'e geldiğim günden beri sıkıntıdayım. Bu yönetim benim şerefimle, namusumla, onurumla oynadı. Telefonlarla tehditler alıyorum, silahla tehdit ettiler beni. Artık bu kadar yeter bu gün Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek suç duyurusunda bulundum. Can güvenliğim yok." Yine internet sitesinin haberine göre Boztepe'nin konuşmasının sonunda "Cem Vakfı beni burada istemiyor." demesi üzerine, Boztepe'yi dinleyenler "Biz de burada Cem Vakfı'nı istemiyoruz" diyerek toplantı salonunu terkettiler. EK: Sinan Boztepe tarafından basına gönderilen açıklama: Basın Açıklaması 12.03.2009 01 Mayıs 2008 tarihi itibariyle Cem Vakfı Çerkezköy Erenler Cem evinde Alevi Dede'si olarak hizmet verdim. Bu süre içerisinde birçok canın her geçen gün sayısı artarak Cem evi çatısı altında toplandığına hep beraber şahit olduk. Hiçbir zaman inanç ayrımı yapmadan, tüm canlara elimden geldiğince hizmet sunmayı ve toplumsal bütünlüğe faydalı olmayı kendime görev bildim. Cem evleri; diğer inançlara ait ibadethaneler de olduğu gibi bireylerin inançsal ihtiyaçlarını karşıladıkları yerlerdir. İbadethaneler bu amaçları dışında kullanıldıkları vakit özünü ve güvenilirliğini yitirmeye başlar. Buda bir inanca ve o inanca mensup canlara yapılabilecek en büyük zarardır. 29 Mart 2009 Yerel Seçimleri öncesi, ibadethanemiz ile siyasetin birlikte anılmaya başlanması şahsımı derinden üzmüştür. İbadethanemizde, bir takım siyasi yönlendirmeler içinde bulunulduğu söylentileri, görev yaptığım Cem evini yıpratmaya başlamıştır. Cem evi Yönetimindeki bazı kişilerin Alevi kimlikleriyle, bir takım siyasi partilerde görev aldığı söylenilmektedir. Ancak, bu söylentiler zaman içerisinde şahsımın da siyasi taraf olduğu şeklinde öne sürülmüştür. Alevi inancına mensup bir Dede olarak, görevim süresince Cem evi çatısı altında siyasete taraf olmam ve canları yönlendirmeye çalışmam kesinlikle söz konusu olamaz. Bu durum beni ve şahsıma değer veren Alevi canları yaralamıştır. Alevi inancına mensup canlar tarafından, son zamanlardaki siyasi gelişmelerden dolayı, Cem evi Yönetimine tepki olarak her geçen gün ibadete gelen kişi sayısının azaldığı tarafımca gözlemlenmiştir. Bir inanç kurumu çatısı altında bulunanlar asla ve asla siyasete yön veremez, siyaset ile uğraşamaz ve adı ne olursa olsun hiçbir siyasi partiye taraf olamazlar. İnanç ve siyaset iki ayrı kulvardır. Cem evi adına siyasete taraf ve dâhil olma olunca, inancın kullanılması demektir ki biz Aleviler asla inancımızı hiç kimseye kullandırmayacak ve siyaset ile kirlettirmeyeceğiz. Bireyler inançlarında ve siyasi görüşlerinde serbesttirler. Şahsımın da, bireysel siyasi düşüncesinin olması gayet doğaldır. Kişilerin vicdanları neyi emrediyorsa onu yaparlar. Alevilerden gelecek siyasi oyu pazarlık konusu yapmak, bir inanç ile alay etmektir. Alevi inancı siyasi pazarlık malzemesi yapılacak kadar basit ve saf insanların mensup olduğu bir dünya görüşü değildir. Aklı ve vicdanı hür insanların inancıdır. Bir Cem evi Yönetimi bu vicdani meseleye müdahil olamaz. Biz Alevilerin yönü de ve tarafı da budur. Bu çatı altında; hem yanlış anlaşılmalara mahal vermemek için, hem de inancın ve siyasetin birlikte anılmasına vicdani bir tepki olarak Cem Vakfı Çerkezköy Erenler Cem evindeki görevimden 10.03.2009 tarihi itibariyle istifa etmiş bulunmaktayım. Bu onursal hizmette benimle birlikte görev yapan ve beni yalnız bırakmayan tüm canlara teşekkür ederim. Değerli basınımızın ve kamuoyumuzun bilgilerine saygılarımla sunarım. Sinan BOZTEPE (BG Editör: CG) Renkhaber.com