5 Eylül 2009

Konuk Livorno'da olsa polis yine polistir!

image

Konuk Livorno'da olsa polis yine polistir!

Adana'da dün akşam oynanan Adana Demirspor-Livorno maçında onlarca sosyalist pankart, kızıl bayraklar, Che ve Nazım fotoğrafları yer alırken, Türkçe ve İtalyanca 'Zafere Kadar' pankartları stadyumu süslerken, özel güvenlikçilerin ve polisin 'GÜLER ZERE ÖLMESİN' pankartını taşıyan gruba müdahale etmesi 'kızıl geceyi' kararttı.

Kale arkası tribününde oturan bir grup genç 'Gençlik Gelecek-Gelecek Sosyalizm' ve 'Güler Zere Ölmesin' pankartları açtılar. Stadyumdaki pankart bolluğu içerisinde bu pankartlar da bir saat süresince açık kaldı.

Maçın ikinci yarısının ortasında Forzalivorno.org grubunun da bulunduğu bu tribüne özel güvenlik elemanları müdahelede bulundular. Pankartları gençlerin elinden almak isteyen güvenlikçilerle gençler arasında arbede yaşandı. On dakika kadar süren arbedede özel güvenlikçiler pankartları alamayınca yardımlarına çevik kuvvet polisleri yetişti.

Çevik kuvvetin tribüne gerçekleştirdiği coplu ve biber gazlı müdahaleyle birlikte maraton tribününde bulunan sosyalistler kale arkası tribünün demirlerine gelerek sloganlarla devrimci gençlere destek verdiler. Adana stadyumu maçlarda belki de hiç duyulmayan 'faşizme karşı omuz omuza', 'yaşasın devrimci dayanışma' gibi sloganlara tanık oldu.

Tribünlerdeki sosyalistlerden gelen desteği polis müdürleri provakasyonla cevapladılar. Klasik futbol taraftarlarına 'bunlar PKK'lı bunlara sahip çıkmayın' çağrıları yapan polisi tribünlerden küçük gruplar 'PKK dışarı' sloganları atmaya çalışsa da provakasyon başarılı olamadı.

Kale arkası tribününde biber gazından ve yedikleri coplardan etkilen küçük bir grup maraton bölümündeki sosyalistlerin de yardımıyla demirler üzerinden maraton bölümüne alındı.

Kanser hastası devrimci tutsak Güler Zere için pankart taşıyan üç gencin gözaltına alındığı iddiasının gerçek olup olmadığı ise o karışıklıkta anlaşılamadı.

Herşeye rağmen 'kızıl bayraklarla' süslü bir stadyumda maç izlemenin keyfi, binlerce kişinin seslendirdiği 'Çav Bella'yı' mırıldanmanın hoşluğu kaldı hafızalarda.

'Ernestoya bin selam gönderen' pankartların arkasında futbolla ilgilenen insan sayısı ise çok azdı.

Maç kardeşCHE 0-0 biterken, burasının Türkiye olduğu, polisin her zamanki polis olduğu, 'dostluk maçında' 90 dakika bir pankarta bile tahammül edemediği görüldü.

Bütün tribünleri senkronize bir şekilde kaplayan meşaleli gösteriye, itfaiyenin serinletmek için tribünlerdekileri ıslatması eşlik etti.

Demirspor'un taraftar grubunun muhteşem desteği de sosyalistler arasında 'keşke şunlardan bir grup 1 Mayıs'ta da aramızda olsa', 'keşke Adana'da bu kadar sosyalist olsa' yorumlarıyla karşılandı.

Sahadaki futbol, birbirine 'kıyamayan' iki takımın mücadelesi şeklinde sürdü. Futbol keyfi yok denecek kadar azdı. Sakatlanan Livorno'lu bir futbolcu için 'oh oh' sloganları yerine uzun süreli alkış tutan Demirspor taraftarı övgüye değerdi.

Ama söylediğimiz gibi, renkli olan futbol değil tribünlerdi!

Zaten herkes sahadaki maçı değil, tribünlerdeki 'kızıllığı' izlemeye gelmişti.

www.mersinyasam.com

Hiç yorum yok: