Amazonlar’da alternatif arayışı
Bülent Karadağ
Yüz binden fazla insanın katıldığı Dünya Sosyal Forumu’nda her konu tartışıldı, çözüm yolu arandı
Gecen yılı sadece bir eylem yılı olarak geçiren Dünya Sosyal Forumu, uzun bir aradan sonra tekrar doğduğu ülkeye geri dondu. Beş yıl boyunca Porto Alegre şehrinde düzenlenen, daha sonra sırasıyla Mumbai ve Nairobi’de ve daha sonra dünyanın üç farklı şehrinde ayrı ayrı düzenlenen Dünya Sosyal Forumu, geçen sene sadece eylem yapılarak geçildi.
Bu yıl ise ev sahipliğini Brezilya’nın kuzeyinde küçük bir şehir olan Belem yapıyor. Bu seçimin yapılmasında iki nedenin etkili olduğu düşünülüyor: Birincisi, artan iklim ve doğa sorunları nedeniyle dünyanın akciğerleri Amazon’a ilginin artırılması, çünkü Belem bir Amazon şehri. İkinci ise bölgesel politik gelişmelerden dolayı Latin Amerika halklarının birliğine vurgu yapılması. Keza dikkatler sadece Amazon bölgesinin doğasına değil aynı zamanda bölgede yaşayan yerli halkın sorunlarına da çekiliyor.
Biz Amazon halkları...
Üç bin civarında etkinliğin planlandığı Dünya Sosyal Forumu programı tabloid gazeteye basılmış ve üç dilden oluşan 153 sayfayı kapsıyor. Programın sunusu bu yılki temaya uygun olarak “Biz Amazon halkları” denilerek başlıyor ve bölge ülkelerinin kader ortaklığına vurgu yapılıyor.
Forumun açılısı limandan şehir merkezine yapılan uzun bir yürüyüşle yapıldı. Forum, daha önceki yıllarda altı çizildiği gibi bir örgüt değil ya da kendini örgütlemeye çalışan bir platform da değil; sadece forumun amaçlarını kabul edenlerin sorunlarını tartıştığı bir mekan. Bu nedenle olsa gerek oldukça kalabalık olan açılış yürüyüşünde sahibi belli olmayan dünya balonu katılımcıların omuzlarında tüm yürüyüş kordonunu geziyor.
Forumun ilk günü sadece, Amazon bölgesindeki doğa ve yerli halkların sorunlarına ayrıldı. Böylelikle yerli halkların sorunları daha ne kadar dile getirilir bilinmez ama yerli ve ulusal basının bir gün de olsa gündemine taşınmış oldu. En azından yürüyüş sırasında ateş duası yapan yerli bir kabile liderinin düşleri gazete sayfalarına yansıdı.
Programa göre daha önceki forumların deneyimleri ile oluşturulan amaçlar doğrultusunda etkinlik düzenleyen herkes foruma katılabilir. Bu yılki programın dikkat çeken yanı, bu amaçların 10 madde halinde formüle edilmiş olması ve bir madde daha eklenerek boş bırakılması. Organizasyon komitesinin düşüncesi midir bilinmez ama bu doğrudan Marx’ın 11. Tezini aklımıza getiriyor.
Belem şehrinin küçük ve altyapısının yetersiz oluşundan dolayı bazı lojistik sorunları olsa da katılım beklenenden az değil. Şehre forum nedeniyle 150 bin kişinin geldiği tahmin ediliyor. Yetersiz olan otel kapasitesinden dolayı okullar özellikle gençlerin konaklaması için açılmış durumda. Konaklama konusunda bir diğer çözüm ise, şehir halkının evlerini açmış olması. Bu evler dayanışma evleri olarak anılıyor.
Etkinlikler şehirde bulunan birbirine yaklaşık 5 km uzaklıktaki iki üniversiteye dağıtılmış durumda. Üniversitelerin arasındaki bölge ise şehrin en yoksul ve en tehlikeli bölgesi olarak anılıyor. Ancak katılımcıların ulaşımı için ayrılmış otobüsle bölgeden geçerken söz konusu tehlikeyi algıladığımızı söyleyemem. Keza gördüğümüz sadece, kanalizasyon sistemi olmayan bölgede çırılçıplak oynayan çocuklar.
Ancak yürüyüş sırasında karşılaştığımız ve bu bölgede yaşadığını düşündüğümüz çöp toplayıcı, bu durum karşısında biraz şaşkın olsa da mutlu. Keza daha çok teneke bira kutusu toplayacağını düşünüyor.
Her konuda binlerce etkinlik
Amazon Nehri’nin kenarında konuşlanmış olan Belem şehri tamamıyla tropikal bitki örtüsüne sahip. Oldukça sıcak ve nemli olan havasından dolayı her öğleden sonra yağmura hazır olmalısınız. Gerçi insanların yağmurla pek ilgilendiği yok ama görece kurak yerden gelenler için biraz rahatsız edici. Ancak nehir ve bitki örtüsü yorucu toplantılardan kaçanlar için oldukça dinlendirici.
Etkinlik sayısının çokluğundan dolayı üniversitenin hemen her mekanı bu etkinliklere ayrılmış durumda. Ancak sınıflar ve salonlar yetmediği için açık alanlara büyük çadırlar kurularak büyük toplantıların ve forumların olanaklı olması sağlanmış. Ancak etkinliklerin sadece bu mekanlarla sınırlı olduğunu söylemek mümkün değil zira her yer etkinlik alanı.
Hemen her konuda bir etkinlik ve toplantı bulmak mümkün. Kuskusuz öne çıkan konular süre giden finansal kriz, Güney Amerika halklarının birliği ve binlerce kilometre uzakta olmasına rağmen katılımcıların Filistin konusunda gösterdiği hassasiyet idi. Filistin halkını destekleyen birçok çadır, stant ve bildiri bulmak mümkün.
Öğrenciler, kadınlar, işçiler, sendikalar, politik partiler ve daha birçok sivil toplum örgütü etkinliklerin düzenleyicileri. Biraz da forumun esnek yapısından dolayı toplantıların konusu hiç beklemediğiniz başlıklar da olabilir. Örneğin, her zaman fazladan enerjiye sahip olan bir grup gencin marihuananın serbest bırakılması için imza toplaması ya da eylem yapması gibi.
(Belem/EVRENSEL)
Gecen yılı sadece bir eylem yılı olarak geçiren Dünya Sosyal Forumu, uzun bir aradan sonra tekrar doğduğu ülkeye geri dondu. Beş yıl boyunca Porto Alegre şehrinde düzenlenen, daha sonra sırasıyla Mumbai ve Nairobi’de ve daha sonra dünyanın üç farklı şehrinde ayrı ayrı düzenlenen Dünya Sosyal Forumu, geçen sene sadece eylem yapılarak geçildi.
Bu yıl ise ev sahipliğini Brezilya’nın kuzeyinde küçük bir şehir olan Belem yapıyor. Bu seçimin yapılmasında iki nedenin etkili olduğu düşünülüyor: Birincisi, artan iklim ve doğa sorunları nedeniyle dünyanın akciğerleri Amazon’a ilginin artırılması, çünkü Belem bir Amazon şehri. İkinci ise bölgesel politik gelişmelerden dolayı Latin Amerika halklarının birliğine vurgu yapılması. Keza dikkatler sadece Amazon bölgesinin doğasına değil aynı zamanda bölgede yaşayan yerli halkın sorunlarına da çekiliyor.
Biz Amazon halkları...
Üç bin civarında etkinliğin planlandığı Dünya Sosyal Forumu programı tabloid gazeteye basılmış ve üç dilden oluşan 153 sayfayı kapsıyor. Programın sunusu bu yılki temaya uygun olarak “Biz Amazon halkları” denilerek başlıyor ve bölge ülkelerinin kader ortaklığına vurgu yapılıyor.
Forumun açılısı limandan şehir merkezine yapılan uzun bir yürüyüşle yapıldı. Forum, daha önceki yıllarda altı çizildiği gibi bir örgüt değil ya da kendini örgütlemeye çalışan bir platform da değil; sadece forumun amaçlarını kabul edenlerin sorunlarını tartıştığı bir mekan. Bu nedenle olsa gerek oldukça kalabalık olan açılış yürüyüşünde sahibi belli olmayan dünya balonu katılımcıların omuzlarında tüm yürüyüş kordonunu geziyor.
Forumun ilk günü sadece, Amazon bölgesindeki doğa ve yerli halkların sorunlarına ayrıldı. Böylelikle yerli halkların sorunları daha ne kadar dile getirilir bilinmez ama yerli ve ulusal basının bir gün de olsa gündemine taşınmış oldu. En azından yürüyüş sırasında ateş duası yapan yerli bir kabile liderinin düşleri gazete sayfalarına yansıdı.
Programa göre daha önceki forumların deneyimleri ile oluşturulan amaçlar doğrultusunda etkinlik düzenleyen herkes foruma katılabilir. Bu yılki programın dikkat çeken yanı, bu amaçların 10 madde halinde formüle edilmiş olması ve bir madde daha eklenerek boş bırakılması. Organizasyon komitesinin düşüncesi midir bilinmez ama bu doğrudan Marx’ın 11. Tezini aklımıza getiriyor.
Belem şehrinin küçük ve altyapısının yetersiz oluşundan dolayı bazı lojistik sorunları olsa da katılım beklenenden az değil. Şehre forum nedeniyle 150 bin kişinin geldiği tahmin ediliyor. Yetersiz olan otel kapasitesinden dolayı okullar özellikle gençlerin konaklaması için açılmış durumda. Konaklama konusunda bir diğer çözüm ise, şehir halkının evlerini açmış olması. Bu evler dayanışma evleri olarak anılıyor.
Etkinlikler şehirde bulunan birbirine yaklaşık 5 km uzaklıktaki iki üniversiteye dağıtılmış durumda. Üniversitelerin arasındaki bölge ise şehrin en yoksul ve en tehlikeli bölgesi olarak anılıyor. Ancak katılımcıların ulaşımı için ayrılmış otobüsle bölgeden geçerken söz konusu tehlikeyi algıladığımızı söyleyemem. Keza gördüğümüz sadece, kanalizasyon sistemi olmayan bölgede çırılçıplak oynayan çocuklar.
Ancak yürüyüş sırasında karşılaştığımız ve bu bölgede yaşadığını düşündüğümüz çöp toplayıcı, bu durum karşısında biraz şaşkın olsa da mutlu. Keza daha çok teneke bira kutusu toplayacağını düşünüyor.
Her konuda binlerce etkinlik
Amazon Nehri’nin kenarında konuşlanmış olan Belem şehri tamamıyla tropikal bitki örtüsüne sahip. Oldukça sıcak ve nemli olan havasından dolayı her öğleden sonra yağmura hazır olmalısınız. Gerçi insanların yağmurla pek ilgilendiği yok ama görece kurak yerden gelenler için biraz rahatsız edici. Ancak nehir ve bitki örtüsü yorucu toplantılardan kaçanlar için oldukça dinlendirici.
Etkinlik sayısının çokluğundan dolayı üniversitenin hemen her mekanı bu etkinliklere ayrılmış durumda. Ancak sınıflar ve salonlar yetmediği için açık alanlara büyük çadırlar kurularak büyük toplantıların ve forumların olanaklı olması sağlanmış. Ancak etkinliklerin sadece bu mekanlarla sınırlı olduğunu söylemek mümkün değil zira her yer etkinlik alanı.
Hemen her konuda bir etkinlik ve toplantı bulmak mümkün. Kuskusuz öne çıkan konular süre giden finansal kriz, Güney Amerika halklarının birliği ve binlerce kilometre uzakta olmasına rağmen katılımcıların Filistin konusunda gösterdiği hassasiyet idi. Filistin halkını destekleyen birçok çadır, stant ve bildiri bulmak mümkün.
Öğrenciler, kadınlar, işçiler, sendikalar, politik partiler ve daha birçok sivil toplum örgütü etkinliklerin düzenleyicileri. Biraz da forumun esnek yapısından dolayı toplantıların konusu hiç beklemediğiniz başlıklar da olabilir. Örneğin, her zaman fazladan enerjiye sahip olan bir grup gencin marihuananın serbest bırakılması için imza toplaması ya da eylem yapması gibi.
(Belem/EVRENSEL)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder