Provokosyon diye diye...

19/12/2009 Provokosyon diye diye... Halkın, emekçilerin her eylemi, basın açıklamasında kamu yöneticilerinin ‘provokasyonu önleme’ bahanesi bir gelenek haline geldi. Özellikle valiler, işlerine gelmeyen bütün eylemler için provokasyon açıklaması yapmaya devam ediyor. Son olarak dün Ankara Valisi Kemal Önal da TEKEL işçilerine polisin saldırmasının nedeninin “provokasyonu engellemek” olduğunu iddia etti. Ankara Valisi Kemal Önal, TEKEL işçilerine yönelik polis müdahalesini savundu. Önal, müdahale için “Eğer bu müdahale olmasaydı, sizleri, bizleri çok daha fazla meşgul edecek sıkıntılı günler bekliyordu” dedi. Eylem için diğer illerden de işçilerin Ankara’ya geleceği yönünde duyum aldıklarını söyleyen Önal, “eyleme ilişkin bir provokasyon kuşkusu olup olmadığının” sorulması üzerine, “Hayır. Kuşku değil,net bilgiler vardı elimizde. O nedenle, çok şükür kazasız belasız atlattık” dedi. Vali Önal’ın “Provokasyon olacağı bilgisini aldık” açıklaması, valilerin son yıllarda istemedikleri eylemlere izin vermemek, eylemlere müdahale etmek ve sorumluluktan kaçmak için en sık başvurdukları açıklama. RİZE, ERZURUM, BALIKESİR... Ankara Valisi Kemal Önal’ın yanı sıra geçtiğimiz günlerde Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu da provokasyon açıklaması yapmıştı. Hacımüftüoğlu, DTP’nin Rize’de miting yapılacağı söylentilerinin provokasyon olduğunu iddia ederek, “Söylentiler doğrudur. Ancak şu anda böyle bir müracaat yok. Birileri bu işi kaşıyor. Kim olduğunu bilemeyiz” demişti. Geçtiğimiz yıl Balıkesir’in Ayvalık ilçesine bağlı Altınova beldesinde iki kişinin ölümüyle sonuçlanan olayların ardından bir açıklama yapan Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu da, belde halkına sağduyu çağrısı yaparak, provokasyonlara alet olmamalarını istemişti. Erzurum Valisi Sebahattin Öztürk, 3 Kasım’da kaybolan ve 9 Kasım gecesi metruk binada ölü bulunan Musa Kang ile ilgili yaptığı basın açıklamasında, toplumsal olaylarda bazı provokasyon durumları oluşabileceğini söyledi ve “Vatandaşlarımız sabırlı olsun, bize güvenerek doğru bilgiye ulaştırsınlar” dedi. (HABER MERKEZİ) GİZLİ GENELGEDEN SONRA DÖNEMİN İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’nun, 2005 yılında valiliklere gönderdiği “Provokatif ve Toplumsal Olayların Önlenmesi” başlıklı gizli genelgede, Mersin bayrak provokasyonu ve Trabzon linç girişimi hatırlatılarak, “Ülkemizde son zamanlarda toplumsal duyarlılığı istismar etmek suretiyle gerginlik ve kaos ortamı oluşturmaya yönelik çabalar gözlenmektedir. Profesyonel şekilde başlatılıp, hayatın doğal akışından çıkmış masumane olaylar olarak gösterilmeye çalışılan birtakım provokatif eylemlerle vatandaşlarımız arasında ayrımcılık tohumları ekilmeye çalışılmaktadır” denilmişti. Valilerin, genelgenin yayınlanmasının ardından sık sık “provokasyon” açıklaması yapması dikkat çekti. BİRİNCİLİK İSTANBUL VALİSİ MUAMMER GÜLER’DE İstanbul Valisi Muammer Güler, sık sık yaptığı “Provokasyon yapılacağı istihbaratı aldık” açıklamaları ile gündeme geliyor. Vali Güler’in bu konuda en çok hatırlanan açıklamaları, son üç yıldır her 1 Mayıs öncesinde yaptığı “Provokasyon olacak, Taksim’e izin vermem” açıklamaları. Güler, bu açıklamalarını “Silahlı provokasyon olacağı istihbaratı aldık” diyecek kadar ileri götürmüştü. Güler bu gerekçeyle, Taksim’de 1 Mayıs kutlamalarına izin vermezken, 1 Mayıs’ta en provokatif müdahalelerin polisler tarafından yapılması dikkat çekiyor. Geçtiğimiz yıl polis araçlarından eylemcilere hakaret eden anonslar yapıldığı basına yansımış, ancak Güler, bu provokasyon ile ilgili hiçbir açıklamada bulunmamıştı. Güler, kentsel dönüşüm için yapılan yıkımlar sırasında evini savunan insanların da provokatör olduğunu iddia etmişti. Başakşehir’e bağlı Bayramtepe Mahallesi’ndeki yıkım sırasında yaşanan polis terörünü savunan Güler, vatandaşların provokatörlerce kışkırtıldığını iddia etmiş ve polisin uyguladığı şiddeti savunmuştu. 2005 yılında “Darbeciler yargılansın” sloganı ile Kadıköy’de yapılması planlanan mitingi erteleyerek yapılmasını engelleyen Güler, bunun için de “provokasyon” demişti. Vali Güler yaptığı açıklamada, “İnternette bazı grupların bu toplantıyla ilgili birbirleriyle olan muhalefetleri, bir olay çıkması ihtimali ve bir de son günlerde yaşanan olayların tırmandırdığı bu boyutu da dikkate alarak, bu toplantının yapılmasına bir ertelemenin, kamu düzeni yönünden yararlı olacağını düşündüğümüz için böyle bir erteleme kararı aldık” demişti. http://www.evrensel.net/