Bahtsız Veli’ye bir darbe de devletten Nurettin KURT/ ANKARA Başkasının uyuşturucusunun kurbanı Veli Sevinç’e bir darbe de devletten geldi. Avukatı takip etmeyince, Sevinç’in Adalet ve İçişleri Bakanlığı hakkında açtığı davanın masrafları, ona kesildi. Hakkını aramaya kalkışınca da, evine icra geldi.
KOMŞUSU Haydar Batun’un ismini kullanması üzerine uyuşturucu davasından bir yıl hapis cezasına mahkûm olan ve hakkını aramaya çalışan Veli Sevinç, bir darbe de devletten yemiş.
İlgisi olmadığı halde uyuşturucu bulundurmak suçundan mahkûm olduğunu evine gelen mahkeme kararı ile öğrenen Veli Sevinç, hakkını aramak için avukatı aracılığı ile Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı hakkında 28 Ağustos 2008 tarihinde tazminat davası açtı.
Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesi, 1 Haziran 2009 tarihli oturumda “açılan davayı davacı taraf mazeret bildirmeksizin gelmediği ve takip etmediği, üç aylık süre zarfında da yenilemediği” gerekçesiyle işlemden kaldırılmasına karar verip duruşmayı bitirdi.
Eşyalarına haciz kondu
Hakim, mahkeme masrafları ve davalı avukatın vekalet ücretini de davayı takip etmeyen davacı Veli Sevinç’in ödemesine karar verdi.
Adalet Bakanlığı adına duruşmaya katılan avukat mahkemenin karara bağladığı vekalet ücretini icra yoluyla tahsil yoluna gitti. Ankara 27. İcra Müdürlüğü 26 Şubat 2010 tarihinde toplamı bin TL.’yi aşan borç için Veli Sevinç’in evine gelerek eşyalara haciz koydu. Borcunu ödemesi için süre verilen Veli Sevinç’in malları karısı Yeşim Sevinç’e yediemin olarak teslim edildi.
HÜRRİYET’E KONUŞTU:
Sigara bile içmem
HÜRRİYET, Veli Sevinç’e Ostim Sanayi Sitesindeki işyerinde ulaştı. Haydar Batun ile yıllardır aynı mahallede komşu olduklarını belirten Sevinç, şunları söyledi: “Bırakın uyuşturucuyu sigara dahi içmem, kahveye bile gidecek param yok benim. İki çocuğumun ve ailemi geçindirmek için şoförlük yapıyorum. Başıma bu olaylar gelince çok mağdur oldum.
Çocuklarının rızkı gitti
Çocuklarımın okulu için ayırdığım birikimlerimi yol parasına mahkemelere yatırdım. Geçen hafta Pozantı da yapılan duruşmaya çocuklarımın önlük parası ile gittim geldim. Parmak izi verirken dayanamayıp ağlayınca polis arkadaşlar beni teselli ettiler. Benim kimseyle alıp veremeyeceğim yok sadece bu zulümden kurtulmak istiyorum. Devlet bana sahip çıksın, başka bir şey istemiyorum.”
11 Ekim 2010
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder