Ergenekon davasının tutuksuz sanığı emekli Albay Arif Doğan'dan inciler.!
| EvcioğluHaber- Deşifre olan 30 JİTEM'cinin öldürüldüğünü söyleyen Doğan, dönemin OHAL valisinin talimatıyla Güneydoğu'da ruhsatsız 100 bin silah dağıttığını belirtti. 100 bin silah kime ne için dağıtıldı..? Kim, niçin dağıttı? Bu silahlar ülkeye nasıl getirildi ve parasını kim nereden ödedi.? Bu silahlar oyuncak olsun diye çocuklara dağıtılmadı herhalde? Silahlardan çıkan kurşunlarla kaç can can verdi? Ülkede, 20.000 faili meçhul cinayet var ... deniliyor..! Katilleri kim? Herhalde bu soruların cevabı, Arif Doğanın ifadelerinde gizli olsa gerek..
Ergenokon davasının görüldüğü silivride, tukuksuz yargılanan ve Jitem'in kurucusuyum diyen Arif Doğan; çarpıcı açıklamalarda bulundu.. Sabah gazetesinden fatih Ulaş'ın haberine göre; Doğan, Beykoz'daki deposunun Jandarma İstihbarat'ın kullandığını da ifade etti. Çapraz sorgusu yapılan Arif Doğan, dün savcıların sorularını yanıtladı. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in "Size ait olduğu öne sürülen ses kaydında Suriye Cemşeref köyünde operasyon yapmışsınız" dedi. Doğan, "Bu bantları kabul etmiyorum. Cemşeref köyü neresidir? Karayılan'ın ordugahı. Bu sınırdışı operasyon mu sayılır? Sadece Abdulkadir Aygan'a yapılan eylem vardı. O operasyon, dışta yapıldı. Bu adam yüzünden benim albayım Abdulkerim Kırcı, 'şerefsiz yaşamaktansa ölürüm' diyerek kafasına sıktı. Şimdi ben bunun hesabını kimden sorayım" diye bağırdı. Mahkeme Başkanı Köksal Şengün "Sakin olun! ortamı germeyin" diye müdahale etti.
BALBAY, İSYAN ETTİ Tutuklulardan Mustafa Balbay söz alarak, "Arif Doğan'a geçmiş olsun. Ergenekon'dan gayri her şeyi konuşuyor. 16. yüzyıldaki Kunta Kinteler gibi getirildik buraya. Madem her şeyi biliyor, bizimle nerede bir araya geldiğini anlatsın. Aslan avına çıkılmış. Şimdi de 2 geyik vurayım deniliyor. 10 bin adamım var diyor ya. Yalvarıyorum bizi anlatsın" dedi. Balbay'ın itirazlarına Başkan Şengün, JİTEM ile Ergenekon'un dolaylı bağı olduğu karşılığını verdi. Konuşmasını sürdüren Doğan, Ergenekon iddianamesinde yer alan JİTEM'in, kendisinin kurduğu Jİ- TEM olmadığını söyledi. Savcı Pekgüzel'in 16 Eylül 1989 yılında Cizre Nusaybin'de öldürülenleri tanıyıp tanımadığını sorması üzerine "Ne bileyim? Her öldürülen adamı bana mı soracaksınız" yanıtını verdi. Pekgüzel'in Beykoz'daki deposunda bulunan askeri belge ve mühimmatı hatırlatması üzerine Doğan, "Askeri mahkeme var. Beni yargılayacaksa onlar yargılar" dedi. Doğan, depodaki malzemeler arasında yer alan boş kovanlardan kalemlik yapıp eşe dosta dağıttıklarını söyledi. Pekgüzel, "Yani oradaki mühimmatı birilerine hediye mi ettiniz" sorusunu yöneltti. Doğan, "Size kalemlikten bahsediyorum, siz iki silahın hesabını yapıyorsunuz. OHAL bölgesinde ruhsatsız 100 bin silah dağıttım. Onları neden sormuyorsunuz?" diye konuştu.
"JİTEM'in belgesi yoktur, arşivi vardır" SavcI Nihat Taşkın: Bu kadar belgeyi neden sakladınız? Arif Doğan: Teşkilatın evrakı var, bunu muhafaza ediyorum. Bunlar arşivdir. Jİ- TEM'in belgesi yoktur, arşivi vardır. Bunlar kayıtlı 10 bin muhbir ve ajanlardır. Savcı Nihat Taşkın: Tuğgeneral Temel Cingöz'ü tanıyor musunuz? Arif Doğan: Temel Cingöz paşa istihbarat konusunda hocamdı. Çok iyi bir istihbaratçıydı. Kahramanlığının kurbanı oldu. Sanık Tuncay Özkan: Jandarma Grup Komutanlığı yaptığınızda rütbeniz neydi? Arif Doğan: O zaman binbaşıydım. Sen seferberlik rütbemi biliyor musun? Biz hiçbir zaman emekli olmayız. 4 yıllık orgeneralim.
EvcioğluHaber-19.01.2011- Çarşamba
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder