Dostluk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Dostluk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Kasım 2010

BAYRAM KUTLAMA MESAJIMIZ


BAYRAM KUTLAMA MESAJIMIZ
"SAVAŞSIZ VE SÖMÜRÜSÜZ BİR DÜNYADA; KAN VE GÖZ YAŞININ AKMADIĞI, GÜZEL GÜNLER DE YAŞAMAK DİLEĞİ İLE, BAYRAMINIZI KUTLARIZ.."

EvcioğluHaber- Bilindiği gibi, bayramlar/ bayram yerleri; dostluk, kardeşlik ve yardımlaşma duygularının öne çıktığı ve kötülüklerin BİR KAÇ GÜNLÜĞÜNE DE OLSA; atıldığı ve insanların birbirine karşı saygı ve sevgilerini gösterdiği yerlerdir.. Her daim büyükler derler ya; "ahh nerede o eski bayramlar..!" İşte, kayıp edilen duygudur.. Aranan şey o olsa gerek..

Çünkü; o zamanlar da, kurban kesmeye gücü olan keserdi ve fakir fukaraya dağıtırdı..
Hiçte büyüklenmeden..!
Bu durum, insanlar arasındaki ilişkiyi normalleştirir, kavgayı ve şiddeti önlerdi.. İyi bir iletişim için, insanlar arasındaki diyalog ve iletişime yeteri derece de önem verebilecek "Yarin yanağından gayri her şeyi paylaşmak için" paylaşma duygusunu geliştiren bir iletişim gerekmektedir..

İşte;
Herkes ekenomik gücü kadar katılırdı bu bayrama.. Ama fakiri, köylüsü, memuru, zengini, esnafı demeden.. Herkes bayram ederdi...! Peki; şimdi ise; herkes kendi bayramını kendi içinde yapıyor..
Ne olur dersiniz? Höşgörü de biter, sevgi saygıda..

Şimdi; Kurban bayramlarında gücü yetende yetmeyende, kurban kesiyor.. Herkes birbirine karşı yarış içinde.. Göstermelik kurban kesiliyor ama; fakire güçsüze dağıtılmıyor..
Bir senelik et ihtiyacı karşılanmak üzere; KIYMA ÇEKİLİP BUZ DOLABINA KONUYOR.

Her kasabın önünde; " KIYMA ÇEKİLİR" yazıyorsa?
Herkes kendine dönüp bir bakmalı..!
Kim kimi neden kandırıyor?

Benim çocukluğumda; Annem derdi ki; "Kurban eti kesildikten üç gün sonra evde kalırsa , kurtlanır, bozulur" derdi..
Şimdi ?
Şimdi.. Bozulmuyor demek ki..!
Öyle, oluncada fakirin kursağına bir lokma etin girmesi de zorlaşıyor olsa gerek...!

Dileğimiz; Hiç bir insanın ,Kimsenin yardım ve sadakasına nuhtaç olmadan yaşayabileceği ;
"SAVAŞSIZ VE SÖMÜRÜSÜZ BİR DÜNYADA; KAN VE GÖZ YAŞININ AKMADIĞI GÜZEL GÜNLER DE YAŞAMAKTIR.."
BAYRAMINIZI KUTLU OLSUN

Bayramlar; Ahh..! Eski bayramlar...! dememek için; dostluğu ve paylaşmayı önemseyelim...!





Ankara'dan güzel bir gece görüntüsü

EvcioğluHaber-15.11.2010


8 Ekim 2010

ATİLLA KESKİN "DOSTLUK KİTABI"

ATİLLA KESKİN "DOSTLUK KİTABI"

EvcioğluHaber- Atilla KESKİN' Yaşam Öyküsü Deniz Gezmis, Yusuf Aslan ve Huseyin İnan ile birlikte yargilanmiş ve idama mahkûm edilmiş ODTÜ'li devrimci. Son anda idam karari bozuldu. (bkz: thko) davasindan Diyarbakir cezaevinde 4 yıl yattı. 12 eylul sonrasında ise zorunlu sürgün ile Almanya'ya gitti. Ancak, 25 yil gibi cok uzun bir zamandan sonra ülkesine dönebildi.
Dostlukla ilgili yazdığı kitabında ne diyor...

Atilla KESKİN ayakta, sıkıyönetim mahkemesinde ifade verirken ayakta....

Dostlukla ilgili şöyle diyor..

"Yaklaşık iki senedir, gece gündüz sohbet ettiğim, yemekte, rüyalarımda, oturup kalkarken, çalışırken, hatta tuvaletteyken bile beni yalnız bırakmayan dostlarım vardı. Acıları paylaştık onlarla, sevinçleri, düşleri, ihaneti... Ayrılıklar her zaman kötüdür bilirim. Şimdi yapayalnız, yine kalabalıkların arasında tek başıma kalmış gibi bir duyguyla doluyum. Bu herhalde profesyonelce yazmayı beceremeyen, benim gibi acemi olan her yazarın başına gelen bir şeydir. Adım adım kendiniz bir dostluk kuruyorsunuz romanınızın kahramanlarıyla. Oturup dertleşiyorsunuz, onlar sizin, siz onların dertlerine ortak oluyorsunuz. Sonra... Sonra, bu dostluğu, bu roman burda biter, diye kendi kendinize bitiriyorsunuz."